Google ilk olarak bundan 7 yıl önce California'da Menlo Park'taki bir garajda iki üniversite öğrencisi (Larry Page ve Sergey Brin) tarafından kuruldu. Google kelimesi Milton Sirrota tarafından, Kasnel ve James Newman'ın yayınlamış oldukları "Matematik ve Hayal Gücü" adlı kitapla ünlenen googol kelimesinin üzerinde oynanmasıyla bulunmuştur. Google'ın oluşum süreci ise 1995'lere kadar dayanmaktadır.
İki üniversite öğrencisi Larry Page ve Sergey Brin ilk olarak üniversiteyi tanıtma turlarında birbirleri ile tanışıyorlar. İnternet sitelerinde anlatıklarına göre her iki karakter birbirleri ile hiç anlaşamıyor ve sürekli münakaşa ediyorlar. Stanford üniverstesi bilgisayar bölümü öğrencileri ve Google.com'un kurucuları olan iki girişimcinin birbirleri ile farklı fikirlere sahip olmaları belki de ortaya bugün kullandığımız gelişmiş arama motorunun ortaya çıkmasını sağladı.
1996 yılı Ocak ayında Larry ve Sergey "BackRub" adlı arama motoru için birlikte çalışmaya başlarlar. "BackRub" adı arama motorunun sitelerden geriye dönük bağlatıları analiz etmesi fikri üzerine kurulur. Her iki genç öğrenci, tüm öğrencilerin yaşadığı parasal sıkıntılarla karşılaşıyorlar. Fikirlerinin çalışıyor olması için sitelerinin bir sunucuda olması gerekir ama sunucuların fiyatları çok pahalı olduğu için Larry düşük kapasiteli bilgisayardan çok başarılı bir sunucu ortaya çıkarır. Bir yıl geçtikten sonra yapmış oldukları BackRub bağlatı analizi görenler tarafından çok beğenilir ve ünleri hızla yayılır. Üniversite içinde ağızdan ağıza teknolojileri konuşulmaya başlar.
1998 yılının ilk yarısında Larry ve Sergey projelerini mükemmel hale getirmek üzere çalışmaya devam ederler. Terabyte boyutundaki ucuz disklerleri alarak Google.com'un ilk veri merkezini Larry'in yurttaki odasına kurarlar. Bu sırada Sergey'de üniversitede bir ofis kurar. Potansiyel yatırımcılar ve arama teknolojilerinin lisansını satın almak isteyecek firmaları çağırmaya başlar.
Ofislerine Yahoo'nun kurucusu ve arkadaşları da olan David Filo'yu da davet ederler. David Filo sıkı bir iş çıkardıklarını kabul etmekle birlikte Larry ve Sergey'i kendi arama motoru şirketlerini kurmaya cesaletlendirir ve
- "Tümüyle geliştirdiğiniz ve ölçeklenebilir duruma geldiğinde tekrar konuşalım" der.
Diğer yatırımcılardan hiç biri Google.com'la bu kadar fazla ilgilenmez. Hatta o zamanın önemli bir internet sitesi yöneticisi;
- "Rakiplerimizin % 80'ini kadar iyi olursak bu bizim için yeterli, bizim kullanıcılarımız arama ile gerçekten ilgilenmiyorlar" der.
O günün büyük internet şirketlerinin dikkatini çekemeyen iki ortak kendi başlarına hareket etmeye karar verirller. İhtiyaçları olan sadece yurt odasından çıkmalarını sağlayacak maddi bir destektir. Bir de google.com için satın aldıkları terabyte boyutundaki sabit disklerinden kaynaklanan kredi kartları borçlarını ödeyecek para lazımdır. Böylece doktora tezlerini bir yana koyup melek bir yatırımcı aramaya başlarlar. İlk ziyaret ettikleri hem arkadaşları hem de fakülte üyesi olan Andy Bechtolsheim olur. Bechtolsheim Sun Microsystems'in kurucularındandır. İki gencin gösterdiği demoya ilk bakışta yaptıkları işte çok büyük bir potansiyel olduğunu görür, ancak toplantıda çok az zamanı olduğu için onlara
- "Detaylar hakkında tartışmak yerine size sadece bir çek yazayım" der
ve Google Inc. adına 100.000 USD lık bir çek yazıp onlara verir.
Andy'nin yapmış olduğu bu yatırım aslında bir ikilem yaratmıştır. Yasal olarak Google Inc. şirketi olmadığı için bu çeki tahsil etmekte mümkün değildir. İki genç aile fertleri, arkadaşları ve yakın tanıdıkları ile şirket kurma çalışmalarıyla uğraşırken çek bir kaç hafta Larry'nin çekmecesinde bekler. Sonunda başlangıç sermayesi olarak yakınlarından 1 milyon doları toplayarak, şirketin ilk sermayesi için bir araya getirirler.
7 Eylül 1998'de Google Inc. California'da ki Menlo Park'da kapılarını tüm dünyaya açar. Kapı bir uzaktan kumandayla birlikte gelir. Çünkü ofisleri bir arkadaşlarının garajına bitişiktir ve kiracısı olduğu bu yeri onlara ikinci defa kiralamıştır. Bu yeni yerin büyük avantajları vardır; Çamaşır makinası, kurutma makinası ve jakuzi. Ayrıca şirkete alınan ilk eleman içinde park yeri de vardır. Bugün Google'ın teknoloji yöneticisi olan Craig Silverstein şirkete alınan ilk çalışandır.
Şirket açıldığında hala beta aşamasında olan Google.com günde 10.000 arama sorgusunu cevaplar. Başarılı sorgulama sonuçları basının ilgisini yeni kurulan bu şirkete çekmeye başlar. USA Today ve Le Monde gazetelerinde google.com'u öven makaleler çıkar. O yılın Aralık ayında PC Magazine dergisi Google.com'u ilk 100 site içinde gösterir ve 1998'in en başarılı arama motoru seçer. Böylece Google.com tüm dünyayla tanışmak üzere yola koyulur.
Google.com her yeni girişimci şirketin başına gelen sorun gibi ilk ofisleri olan Menlo Park'daki yer artık onlara yetmez. Şubat 1999'da yani kurulduklarından sadece 6 ay sonra Palo Alto'daki üniversite caddesindeki yeni ofislerine taşınırlar. Çalışanların sayısı nerdeyse üç katına çıkmış ve sekiz kişiye ulaşmışlardır. Arama motor günde 500.000 sorgulamayı karşılamaktadır. Şirkete olan ilgi yoğunlaşmıştır. Red Hat ilk kurumsal arama motoru müşterisi olarak Google.com sunucularında Linux açık işletim sistemi kullanılmak üzere onlarla anlaşma yapar.
7 Haziran'da şirkete Silikon vadisinin önde gelen risk sermaye şirketleri Sequoia Captial ve Kleiner Perkins Caufield & Byers 25 milyon dolarlık ikinci tur finansal sermaye girişini yapar.
Larry ve Sergey'in projelerini bugün tanımlamalarını istesek ve internet kullanıcıları neden sizi kullansın diye sorsak herhalde basit bir cevap verirlerdi:
"Arama motoru teknolojisine yenilik getirdik, yazılımımız aradığınız sözcükle bağlantılı sayfaları diğer arama motorlarından farklı analiz ederek daha iyi sonuç ortaya getiriyor ve kullanıcılar zaman kazanıyorlar."
Google 7 yıl içinde inanılmaz bir hızla büyüdü. Bu büyümenin altında ezilmedi, yer aldığı sektörlerdeki isabetli girişimleriyle herkesi şaşırttı. Geçtiğimiz aylarda halka arz edilmesinden 4 milyar dolar gibi çok büyük bir gelir elde etti ve bugün farklı projelere yaptığı yatırımlarla Microsoft gibi dev firmaların rakibi oldu.
Etiketler: Google Fan, WEBMASTER, Webmaster Genel 0 yorum
Alexa.com, internetteki sitelerin popülerliği hakkında sizlere bilgi veren bir sitedir ve sitemizin reytingini artırmak yani üst sıralara çıkarmak için kullandığımız browsera uygun Alexa Toolbar yükleyip sitede gezinmek gerekir.
Neden Alexa Toolbar kullanmalıyım?
İnternette değer verip ziyaret ettiğiniz, size göre nitelikli içeriğe sahip olan web sitelerinin sıralamada gözükmesi ve daha iyi yerlere gelmesi için, Alexa Toolbar kullanabilirsiniz. Bu şekilde destek vereceğiniz siteler, sıralamada yükselerek reklam paylarını yükseltebilir ve size daha iyi hizmet sunabilir.
Alexa Neyi Ölcer?
Alexa bir sitenin görüntülenme ziyaretçi sayısını, dünyadaki yaklaşık 50 Milyon site arasında sıralar.
Sıralama da 2 milyondan büyük bir sıralama sonucu aldıysanız sitenizin ziyaretçi sayısı "ÇOK ÇOK ZAYIF",
2 milyon ile 1 milyon arasında ise "ZAYIF",
1 Milyon ile 500 bin arasında ise "ZAYIF-ORTA",
500 bin ile 250 bin arasında ise "ORTA-İYİ",
250 bin ile 100 bin arasında ise "İYİ",
100 bin ile 50 bin arasında ise "ÇOK İYİ",
50 bin ile 0 arasında ise "En İyi",
Internet Explorer için Alexa Toolbar Tıklayın
Mozilla Firefox için Alexa Toolbar Tıklayın
Maxthon için Alexa Toolbar Tıklayın
Etiketler: Alexa, Ne Nedir, WEBMASTER, Webmaster Genel 0 yorum
Alan adı (domain name) web sitenizin internetteki adı ve adresidir. Bu adres olmadan internet kullanıcıları web sitenize ulaşamazlar. Örneğin şu anda gezmekte olduğunuz sitenin alan adı Hostbul.net'tir.
Alan adları ip adresi denilen, bilgisayarların birbirini tanımasını sağlayan numara sisteminin daha basitleştirilmiş ve akılda kalması için kelimelerle ifade edilmiş halidir. Örneğin HostBul.net alan adını adres barına yazdığınızda Internet bu alan adını önce ip adresine çevirir, daha sonra sizi bu ip adresine sahip bilgisayara yönlendirir.
Dolayısıyla web sitenizi ziyaret etmek isteyecek kişiler ip adresinizi bilemeyecekleri için bir alan adı alarak sitenize daha kolay ve akılda kalıcı bir adres belirlemelisiniz.
Alan adı almak için bir domain register'a gidebilir (örnek: internic.com, directnic.com, godaddy.com vs..) veya web hosting firmanızdan sizin için bir alan adı kaydetmesini isteyebilirsiniz.
Etiketler: Ne Nedir, WEBMASTER, Webmaster Genel 0 yorum
1. FTP Nedir?
FTP ( FILE TRANSFER PROTOCOL ) internete bağlı bir bir bilgisayardan diğerine (her iki yönde de)dosya aktarımı yapmak için geliştirilen bir internet protokolü ve bu işi yapan uygulama programlarına verilen genel addır. FTP ilk geliştirilen internet protokollerinden biridir. FTP protokolü ile ;1) Bir başka bilgisayardan bir başka bilgisayara dosya aktarımı yapılırken, o bilgisayar ile etkileşimi aynı anda bağlantı kurulur 2) Protokol ile sağlanan bir dizi komutlar yardımıyla iki bilgisayar arasında dosya alma/gönderme işlemleri yapılır.
2. FTP Yapmak İçin Nelere İhtiyaç Var?
- Bağlanacağımız bilgisayarın internet adresi,
- Bağlanacağımız bilgisayarda dosyalara ulaşmak istediğimiz hesapla ilgili kullanıcı numarası, varsa şifresi,
- İnternet erişimi olan,üzerinde FTP yazılımı bulunan bilgisayar
- Bağlanacağımız bilgisayarda, FTP protokol komutlarını yorumlayacak çalışır durumda bir FTP servis programı yani FTP sitesi gereklidir.
3. FTP'nin Kullanımı
Genel kullanımı; FTP <> şeklindedir. Bu işlemden sonra sıra ile - İlgili bilgisayara bağlanıldığında, kullanıcı adı ve parola (password) sorulur. Bunları girdikten sonra kullanıcının makinesine bağlanılmış olunur. Bazı FTP komutları kullanılarak iki makine arasında dosya işlemleri, ayrıca bağlanılan makinede bazı temel dosya/disk işlemleri (dosya açma/silme v.b ) işlemler yapılır.
BUNLARI YAPABİLMEK İÇİN GEREKLİ OLAN FTP KOMUTLARI:
CD: Dizin değiştirme. Kullanımı; cd<>
not: bir önceki dizine geçmek için CD.. yapılır.
PWD: Bu komut yazıldığında bulunulan dizininin ismini görürüz. İçinde bulunulan dizindeki dosyaları listeler.
DIR: İçinde bulunduğunuz dizindeki dosyaları listeler.
LS: Dizin içindeki çok fazla sayıda dosya varsa sayfa sayfa listeleme ve dosyaları kısa olarak göstermeye yarayan komuttur. Kullanımı ; LS- LR : ayrıntılı tersten alfabetik listeleme
GET: Dosya alma komutudur. Kullanımı; get ()
alındıktan sonraki adı aynıda kalabilir. MGET: Birden fazla dosya alma komutudur. Örn: mget *.zip mget a*.*
PUT: Dosya gönderme komutudur. Kullanımı; put ()
MPUT: Birden çok dosyayı gönderme komutudur.
ASCII: Dosya aktarımlarında aktarım modu olarak ASCII kullanılacağını belirtir.
BINARY: Dosya aktarımlarında Binary modun kullanılacağını belirtmek için kullanılır.Yani:
* arşiv dosyaları (zip,arj,z,zoo v.b gibi),
* çalıştırılabilir programlar(. exe,com gibi),
*resim formatlı programlar, (gif,jpeg,wb gibi),
FTP ile alınmadan/yada gönderilmeden önce bu komut kullanılır.
DELETE: FTP yapılan bir yerde istenilen dosyayı silme komutudur. Kullanımı; delete şeklindedir.
MKDIR: FTP yapılan yerde yeni bir dizin oluşturma komutu MKDIR dir.Kullanımı; mkdir <> şeklindedir.
RMDIR: FTP yapılan yerde bos bir dizini silme komutudur. Kullanımı; rmdir şeklindedir.
LCD: FTP ortamından çıkmadan, kendi makinenizde dizin değiştirmenizi sağlar.
CLOSE: FTP ortamından çıkmadan sadece ilgili bağlantıyı kapatır.
QUIT: FTP ortamından çıkmak ve bağlantıyı kapatmak için kullanılan komuttur.
4. FTP Yapmanın Yolları
4.1. Başlat Menüsünden FTP
Start 'dan run u seçeriz:
ftp ege.edu.tr yazıp enter'a bastığımızda bir DOS penceresi açılır:
Burada arşivi görebilmek için User(none) yazan yere: FTP(veya Anonymous) , password kısmına : mail adresimizi yazmalıyız.Karşımıza "ftp>" çıkar. cd pub yazınca karsımıza dizinler çıkar istediğimiz dizinin içine girip gerekli işlemleri yapıp quit ile ftp programını close ile Ftp bağlantısını keseriz.
4.2. Web Üzerinden FTP
Son zamanlarda genel eğilim tüm internet servislerine daha becerikli ve etkilesimli ortamlardan erişilmesi ve farklı servislerin etkileşimli olarak kullanılması seklinde kendini göstermiştir. Bunlardan en önemli olanlarından bir taneside WEB'dir. FTP'de dahil olmak üzere pek çok internet servisi ve ilave pek çok özellik bu ortamlar üzerinden kurulabilir. Dolayısıyla FTP yapmanın bir diğer yoluda WEB üzerinden FTP yapmaktır. Bu yöntem kullanım açısından daha kolaydır.
Binary bir dosyayı, yanlışlıkla, standart FTP programları ile kolayca ASCII modda almanız mümkün, bu sakıncalar WEB üzerinden yapılan FTP' lerde ortadan kalkmaktadır. Sözgelimi standart resim formatlarında olan bir resim dosyasını aldığınız anda görüntüyü ekrana da gönderebilirsiniz.
5. Grafik Arabirimli FTP
Klasik anlamda FTP yaparken, bir takım komutlar veririz. Son yıllarda geliştirilen bazı programlar kullanıcının bu komutları vermesine gerek kalmadan grafik bir ara birim ile kullanıcının daha kolay ve komutları girmeden FTP yapmasına olanak tanırlar. FTP komutları ya pull-down/pop-up menülerden alınır; ya da tek bir fare tıklatması ile değişik FTP komutları icra edilir. Bu tip programlara bir örnek, Windows 3.1 ve Windows 95 altında çalışan, John Junod'un geliştirdiği WS_FTP 'dir.
5.1. Cute FTP
Cute FTP kullanımı ile ilgili kısım kurs bölümünde detaylı bir şekilde anlatılmaktadır.
5.2. WS_FTP
Ws-FTP programı Windows altında çalışan, 16 bitlik ve 32 bitlik versiyonları olan bir FTP programıdır.
Host Name için ftp yapmak için bağlantı kurulacak makinenin ismi verilir. Eğer ftp yapılacak olan makine anonymous kullanıcıları kabul etmiyorsa mutlaka kullanıcı kodu kullanmak gerekir. Ve kullanıcının şifresini de password bölümüne yazması gerekmektedir. Daha sonraki işlem yapılan ayarlamaları onaylamak ve bağlanmak için OK butonuna basmak yeterli. TR-NET makinesine ftp yapmak istiyorsanız mutlaka kullanıcı kodunuzu ve şifrenizi girmeniz gerektedir. Bağlantıyı sağladıktan sonra istediğiniz dosyaları ftp ile kendi makinenize Kopyalayabilirsiniz.
Şekilde de görüldüğü gibi iki adet pencere oluştu. Bunlarda solda olanı bizim Diskimizdeki dosyalar ( Local System ) , diğer tarafta ise bağlandığımız makine ( Remote System ) görülmektedir. Yapılması gereken bilgisayarımıza çekmek istediğimiz dosyaları sağ tarafta işaretleyip Bırakmak Yani Mouse ile Tutup Sol tarafa Bırakıyorsunuz.. Dosyalar teker teker makinemize kopyalanır.
Anlatım: ChemEng
Etiketler: Ne Nedir, WEBMASTER, Webmaster Genel 0 yorum
Bir web sitesi kurmak istiyorsanız, yayınlamak istediğiniz sayfaların, resimlerin veya dökümanların internet kullanıcıları tarafından erişebileceği bir bilgisayarda durması gerekir. Bu bilgisayar sizin evdeki bilgisayarınız olamaz, çünkü gerekli program ve donanımınız varsa bile bilgisayarınızın internet bağlantı hızı bu iş için oldukça yetersiz kalacaktır.
O sebeple internette site yayınlamak için özel olarak üretilmiş, internet omurgasına çok hızlı bağlantısı olan, yüzlerce kullanıcıya aynı anda hizmet verebilecek bir bilgisayarda (sunucuda) yayınlamak istediğiniz dosyaların saklanması gerekir.
İşte web sitenize ait dosyaları saklayan ve internet kullanıcılarının erişimine sunan bu bilgisayarlara web sunucusu (web server), bu veri saklama ve yayınlama işlemine de web hosting denir.
Web hosting işini yapan yüzlerce firma ve her firmanın size uygun olabilecek farklı boyutlardaki hosting paketleri vardır.
Etiketler: Ne Nedir, WEBMASTER, Webmaster Genel 0 yorum
Gelişen dünyanın beraberinde getirdiği yüksek teknoloji, internet ortamına gün geçtikçe daha da fazla yansımakta. Tüm bu gelişmeler bilgi açlığını ve bilgi birikimini artırırken, bir yandan da internet ortamının kullanılamaz bir hale gelmesine sebep oluyor. İşte burada en büyük iş webmasterlara düşüyor.
Webmasterlar, gerek Google'da dizin üzerine gönüllü çalışanlar olsun, gerekse sadece web tasarımı ile ilgilenenler olsun, internetin yönünü ve onun nasıl gelişeceğini belirleyen büyük bir güç olarak karşımıza çıkıyor. İşte bu nedenle yabancı sitelerin ve yabancı kaynakların webmasterlarına niçin gerekli önemi ve değeri gösterdikleri çok açık bir biçimde görülüyor. İnternette kısa bir araştırma sonucu yüzlerce farklı yabancı dilde webmaster kaynak kitapları ve benzeri birçok orijinal fikri yorulmaksızın bulmanız mümkün. Peki Türkiye'de bulmanız mümkün mü? Ben size söyleyim mi, hayır! Maalesef bizim internet ortamımızı bırakın, kitapçılarda bile yarımyamalak birkaç çeviri kitaptan başka kaynak bulamazsınız. Hergün yüzlerce mesaj forumlarda yerlerini alıyor: "... kodlama dilini öğrenmek istiyorum, lütfen kaynak önerir misiniz?" Aradan bir hafta geçiyor ve yazılan mesaja ya cevap verilemiyor, ya da çok eskilerden kalma, artık adını ezberlediğimiz yetersiz bir kitap tekrar bize sunuluyor. İşte bu nedenle öğrenme merakımız azalıyor, webmasterlarımız köreliyor, webmaster adaylarımızın sayısı gün geçtikçe azalarak, insanlar yapabildikleri en kolay şey olan forum açmaya eğilimleniyor. Tüm bunların bize olan maliyeti ise, koskocaman bir forum çöplüğü olarak karşımıza çıkıyor.
Türkiye'de webmasterlık aynı zamanda gönüllü yapılan bir iş. Çünkü webmasterlarımızın kazanç kapıları da oldukça tıkanmış durumda. Birşeyler biliyor ve üretip faydalı olmak istiyor olsanız dahi karşınıza bu sefer de kullandığınız programların lisans sorunu çıkıyor. Yurtdışında x liraya satılan bir programın ülkemizde 3-4x fiyata satılması, webmasterlarımızın elini ayağını bağlarken, internet ortamında da hani şu kampanyalar yapıp karşı geldiğimiz korsan yayınların artmasına sebep oluyor. Böyle bir ortamda gerçek webmasterlarla kendini webmaster sayanlar arasındaki fark kapanıyor, deneyimli bir webmaster olmanızın anlamı kalmıyor.
Sonuç olarak Türkiye'de webmaster olmak şu anlama geliyor: "Ben bu işten para kazanmak için yapmıyorum, kendimi internetin acımasız ortamına teslim ediyorum, yapacaklarıma teşekkür edilmesine gerek yok, webmastrlığımı internete adıyorum".. Tüm gerçek webmasterlara, herşey gönlünüzce olsun..
Etiketler: WEBMASTER, Webmaster Genel 0 yorum
RSS Nedir?
RSS "Rich Site Summary" (Zengin Site Özeti) kelimelerinin baş harflerinden oluşmaktadır. Kullanım kolaylıklarından ötürü "Really Simple Syndication" olarak da ifade edilmektedir. Bu özelliğe sahip web siteleri size sitenin özetini de sundukları için, siteyi ziyaret etmeye gerek kalmadan yeni yazılardan haberdar olabilir, bu yazılar hakkında kısa özet bilgileri ya da yazının tamamını okuyabilirsiniz.
RSS Nasıl Kullanılır?
RSS linklerinden faydalanabilmenin pek çok yolu vardır.
RSS hizmeti veren My Yahoo! ve Bloglines gibi servisleri kullanabilirsiniz. Bu servisler sayesinde takip etmek istediğiniz sitelerle ilgili özetleri yine internet üzerinden okuyabilirsiniz.
RSS desteğine sahip bir web tarayıcısı kullanabilirsiniz. En yaygın web tarayıcısı olan Internet Explorer'da böyle bir özellik yok. Ancak Internet Explorer'ın özelliklerini genişleten Maxhton tarayıcısını kullanabilirsiniz. Internet Explorer yerine güçlü bir alternatif olarak Firefox'u da tercih edebilirsiniz. Bu tarayıcılar RSS desteğine sahip web sitelerini otomatik olarak tespit ederler ve tek bir tıklamayla sizi siteye abone yaparlar. Böylece dinamik olarak güncellenen bir "Sık Kullanılanlar" menüsüne sahip olursunuz.
RSS linklerinden faydalanabilmek için bir "RSS Okuyucusu" da kullanabilirsiniz. Windows platformu için FeedDemon programını, Mac platformu için NetNewsWire ve Linux platformu için de AmphetaDesk programını tercih edebilirsiniz.
Podcast Nedir?
Podcast (ya da Podcasting), RSS yöntemiyle ses/görüntü dosyalarını internet üzerinden dağıtmaktır. Popüler bir MP3 oynatıcısı olan iPod ve ses-görüntü (audio-video) yayıncılığı anlamına gelen broadcasting kelimelerinden türetilmiştir. RSS özelliğine sahip web sitelerinde yayınlanan yeni yazılardan haberdar olup bunları okuyabilmemiz mümkün olduğu gibi; Podcasting özelliğine sahip web sitelerinde yayınlanan yeni ses/görüntü dosyalarından haberdar olup bunları dinleyebilmemiz/izleyebilmemiz ve hatta (iPodder, Doppler gibi) yardımcı yazılımlar ile düzenli olarak bilgisayarımıza indirebilmemiz mümkün olabilmektedir. Bunun dışında sadece yeni yayınlanan dosyalardan haberdar olmak amacıyla RSS yönteminde kullanılan tüm servisler, yazılımlar Podcasting için de kullanılabilir.
Türkçe RSS ve Blog Destek Merkezi
Bu konu hakkında daha geniş bilgi ve kaynağı Türkçe RSS ve Blog Destek Merkezi sitesinde bulabilirsiniz. Burada 3000'in üzerinde kaynağa bağlantı verilmekte, RSS ve blog işlemleri anlatılmaktadır.
Domain ve hosta para saçma derdine son!
İlk olarak nasıl bir ' blog ' sahibi olacağınızı anlatayım..
Buraya tıklıyoruz ve hesabımızı oluşturuyoruz (site için) https://www.google.com/accounts/NewA...r&naui=8&hl=tr
Gmail ile üye olmanız gerekir. (hotmail de olabilir,denemedim)
Neden Blogspot ?
1- 20dk içinde indexlenme şansı
2- Sağlam bir blog oluşturulduğu zaman,kısa süre içinde,beklenildiğinden fazla hite sahip olabiliyoruz
3- Kullanımı kolay yönetim sayfaları ile hızlıca istediklerimizi yapabiliyoruz
4- Bloglar full seo kurulumlu olduğu için kısa sürede,birçok kelimede google'da üste çıkabiliyoruz.
Webmaster web sitesi geliştiren kişi anlamında kullanılan bir terimdir. İngilizcedeki master kelimesi bu terimde uzman anlamında kullanılmaktadır. Webmaster, kendi bilgi ve yeteneğini kullanarak bir ürün ortaya çıkartabilir. Diğer taraftan yazılım, grafik, animasyon, sunucu taraflı işlemler vb görevlerde uzman olan kişilerin oluşturduğu ekipte koordinasyon sağlama görevi alabilirler.
Webmaster’ların çalışma biçimleri farklı koşullara göre değişmektedir. Bir firmada tam zamanlı bir çalışan olarak, bir projede proje bazlı bir görev alarak veya dışarıdan freelance iş alarak çalışmaktadırlar.
Maddi kazanç için değil hayır için bu işi yapanlar kendilerine Webservant derler. Webmasterlar, bir şirkete bağlı olarak ya da bağımsız çalışabilirler.
Etiketler: Ne Nedir, WEBMASTER, Webmaster Genel 0 yorum